Prof. Dr. Aziz Çelik: “Asgari Ücret Yanlış Hesaplanıyor”
Son beş yılda asgari ücrette %741 oranında artış yaşanırken, aynı dönemde yoksulluk sınırı %975 oranında yükseldi. Bu fark, asgari ücretle çalışanların alım gücünde ciddi bir kayba yol açtı. 2024 yılında bu kayıp 54.712 TL olarak hesaplandı. DİSK-AR’ın 2025 yılına yönelik hazırladığı Asgari Ücret Araştırması raporunda bu soruna dikkat çekildi.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Kocaeli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nden Prof. Dr. Aziz Çelik, asgari ücretin hesaplanmasında temel sorunları ve çözüm önerilerini paylaştı.
Asgari Ücretteki Artış Yoksulluğu Yenemiyor
2019 yılında 2.020 TL olan asgari ücret, 2024 yılına gelindiğinde 17.002 TL’ye yükseldi. Ancak bu artış, yoksulluk sınırındaki yükselişin gerisinde kaldı. 2019’da 6.745 TL olan yoksulluk sınırı, 2024’te 72.524 TL’ye çıkarak %975 oranında arttı. Aynı şekilde dört kişilik bir ailenin gıda harcamalarını karşılayan “açlık sınırı” da %971 artarak 1.957 TL’den 20.967 TL’ye ulaştı. Prof. Dr. Çelik, bu tablonun asgari ücret hesaplamalarının ciddi eksiklikler içerdiğini gösterdiğini ifade etti.
Asgari Ücret Nasıl Hesaplanmalı?
Prof. Dr. Aziz Çelik, Türkiye’de asgari ücretin yalnızca enflasyona endekslenmesinin yetersiz olduğunu belirtti. Çelik’e göre:
-Enflasyon doğru ölçülse bile, büyümeden pay alınmadığı için çalışanların refahı artmıyor.
-Asgari ücretin, bir işçinin geçim maliyeti ve bakmakla yükümlü olduğu ailesinin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hesaplanması gerekiyor.
-Milli gelir artışının ve ülkenin büyüme oranlarının, asgari ücret belirleme sürecine dahil edilmesi şart.
-Çelik, Türkiye’nin kişi başına düşen milli gelirinin 2023’te %4,5 artarak 307.952 TL’ye ulaştığını hatırlatarak, bu büyümeden çalışanlara adil bir pay verilmesi gerektiğini vurguladı.
“Asgari Ücretin Artışı Enflasyonu Tetiklemiyor”
Hükümetin, enflasyonla mücadelede sıkı para politikası izlediğini ve ücret artışlarını kısıtlamaya yönelik bir yaklaşım benimsediğini söyleyen Çelik, bu politikanın doğru olmadığını savundu. Bilimsel araştırmalara göre, ücret artışlarının enflasyonu doğrudan tetiklemediğini ifade eden Çelik, “Enflasyon yükünü çalışanlara yıkmak adil değil,” dedi.
Avrupa Ülkelerine Göre Türkiye’nin Asgari Ücreti Çok Düşük
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, Türkiye, Avrupa’daki en düşük asgari ücret sıralamasında 5. sırada yer alıyor. Brüt asgari ücret açısından Türkiye, Sırbistan, Karadağ, Bulgaristan ve Arnavutluk gibi ülkelerin hemen üzerinde bulunuyor. Türkiye’nin net asgari ücreti, 2024’teki euro kuru üzerinden hesaplandığında yaklaşık 462 euroya denk geliyor.
Asgari Ücret Ortalama Ücrete Dönüşmemeli
Prof. Dr. Çelik, Türkiye’de asgari ücretin yaygın bir şekilde ortalama ücret haline gelmesinin büyük bir sorun olduğunu ifade etti. Özel sektör işçilerinin neredeyse yarısının asgari ücretle veya asgari ücrete çok yakın maaşlarla çalıştığını belirten Çelik, bu durumun toplumsal eşitsizliği artırdığını söyledi.
Büyük şirketlerin asgari ücret artışlarından fazla etkilenmediğini ancak küçük işletmelerin bu durumdan olumsuz etkilendiğini belirten Çelik, küçük işletmelere özel teşvikler sağlanması gerektiğini vurguladı. Çözüm önerileri arasında, Avrupa’daki toplu iş sözleşmesi sistemine benzer uygulamaların Türkiye’de yaygınlaştırılması da yer aldı.
Yoksulluk Sınırını Esas Almak Gerekli
Çelik’e göre, asgari ücret hesaplamasında yoksulluk ve açlık sınırlarının dikkate alınması şart. Kasım 2024 itibarıyla, bir işçinin yaşam maliyeti 26.000 TL’yi aştı. 2025 yılında bu rakamın 30.000 TL’yi geçmesi bekleniyor. Bu nedenle, asgari ücretin yaşam maliyetlerinin üzerinde belirlenmesi gerektiği açıkça ortada.
İşsizliği Artırmaz
Son olarak, asgari ücret artışlarının işsizliği artırdığı yönündeki iddialara değinen Çelik, geçmiş verilerin bu iddiayı desteklemediğini belirtti. Örneğin, 2016 yılında yapılan %30’luk artışın ardından enflasyon ve işsizlik oranlarında ciddi bir yükseliş yaşanmadığını hatırlatarak, asgari ücret artışlarının dengeli bir şekilde yapılması halinde ekonomiye zarar vermeyeceğini söyledi.
Çelik, uzun vadede sürdürülebilir bir asgari ücret sistemi oluşturulması için hem hükümetin hem de işverenlerin üzerlerine düşeni yapmaları gerektiğini ifade etti.